MEKÂNSIZLIK HAYATIMIZDA NE ANLAMA GELİYOR?

Katı Freud geleneklerinden sıyrılan bir psikolog olan Cari Jung kolektif bilinçaltı fikrini inceledi. Bunu hepimizin paylaştığı bir bilinç seviyesi olarak tanımladı: Farkındalığın altındadır, bizi birbirimize bağlar ve tüm insanlığa rehberlik eden bilgeliği barındırır. Mekânsızlığm tüm şeylerin arasındaki bağlantıyı gösteren bir yol olduğunu düşünüyorum. Her iki kutuplaşmış cisim ayrı parçacıklar değilse iletişime gerek yoktur.

Eğer her şey maneviyatın görünmez iplikleriyle birbirine zaten bağlıysa örneğin, tarot falı  ya da fotonun ne yaptığım zaten bilerek İkincisini etkilerdi. Bu biraz da ikizler ya da birbirine duygusal anlamda çok yakın olan insanlar gibidir. İkizlerden birine bir şey olduğunda diğeri kilometrelerce uzakta olsa bile bunu hemen bilir.
Atom altı parçacıklarının şaşırtıcı özelliklerinden bir diğeri de duvarlardan geçebilmeleridir.

Bu fiziksel imkânsızlık bir çekirdeğin alfa molekülleri ayrıştığında görülebilir. Bu olguya tünelleme deniyor ve bir elektronun daha alt enerji seviyelerine atlamasından farklı bir kuantum sıçrayışım temsil ediyor. Alfa molekülü Newton fiziğine göre teorik olarak geçilmesi mümkün olmayan elektrik gücü duvarı tarafından çekirdeğin içinde tutuluyor. “Atlayıp diğer tarafa geçmesi için küçük bir şans var.”21 Bu ihtimal oldukça düşük olsa da alfa molekülü çekirdeğin dışında beklenmedik bir şekilde ortaya çıkabilir ve aniden çıkıp gidebilir. Duvardan geçip gitmek klasik fizikte ve kendi günlük yaşantımızda imkânsızdır ancak çok sık olmasa da kuantumda olur.

Aynca daha önceden açıklanan deney gibi gerçekten elle tutulur deneylerle gösterilen uygulamalı kanıtlar kullanarak fizikçiler, kendi teorilerim ispatlamak için “düşünsel deneyleri”ni kullanıyorlar.

Düşünsel deneyler aslında fiziksel gerçeklikte uygulanmıyor; bunlar yalnızca zihinde var olan şeyler, sadece hipotetikler.

Dalgaparçacık ikiliğinin somut dünyamızda nasıl çalıştığım göstermek için Erwin Schrödinger kurşun bir kutunun içine bir kedi koyarak düşünsel bir deney gerçekleştirdi. Bu kutunun içinde hayali bir kedi ve küçük bir miktar da radyoaktif bir madde bulunuyor. Eğer madde bozulursa enerji açığa çıkacak ve siyanür gazı içeren ufak şişeyi kıracak ve hayali kedi de hemen ölecek. Kutu kapalı olduğundan kedinin yaşayıp yaşamadığım belirlemenin bir yolu yok. Her ikisi için de % 50 ihtimal var.

Biz kutuyu açana kadar her iki gerçeklik de mevcuttur. Yani ya madde bozulmamış ve kedi ölmemiş olacak ya da madde bozulacak çünkü tam durum henüz gözlemlenmedi. Kutu kapalı olduğu zaman süperpozisyotı demlen aynı anda iki seçeneğimiz var. Yalnızca kapağı açıp baktığımızda kediye ne olduğunu göreceğiz. Umalım ki kedi, siyanür şişesinden, radyoaktif maddeden ve diğer zalim düşünsel deneylerden habersiz kıvrılmış uyuyordur.

Kuantum teorisine ve dalgaparçacık ikiliğine göre bizim gözlemimizden önce kutunun içinde enerji dalgalarından başka hiçbir şey yoktur. Yalnızca kutuyu açıp görmeyi beklediğimiz şeyi gözlemlediğimizde bu enerji, parçacıklara dönüşür kedi ve şişe formunu alırböylelikle seçtiğimiz senaryoyu yaratmış oluruz.

Schrödinger, bu düşünsel deneyle kedinin ölü veya diri olma durumunun tamamen kutuyu açtığımızda gözlemlemeyi seçtiğimiz şeye bağlı olduğunu kanıtladı. Eğer kedinin mutlu bir şekilde uyuduğunu görmeyi seçersek kutuyu açtığımızda karşımızda o olacak ve eğer bunun tam tersini görmek istersek de yine o olacaktır.

Kutu kapalıyken kedi muallâktadır; ya ölüdür ya da diri. Bir anlamda hem ölüdür hem de diri çünkü biz kutuyu açıp gözlemlememizi yapana kadar her iki seçenek de muhtemeldir. Her iki olasılık da var olduğundan bizim süperpozisyonumuz mevcut. Aslmda kutunun kapağı kapalıyken kedi fiziksel anlamda yoktur, yalnızca enerji dalgasıdır. Bu dalgaları katılaştırıp molekül haline sokan ve her iki durumdan birinde kediyi ortaya çıkaran bizim gözlemimizdir.

Bu düşünsel deney aklıma şu soruyu getirdi. “Ormanda bir ağaç devrilse ve onu duyacak kimse olmasa yine de ses çıkarır mı?” Hayır, ses çıkarmaz. Ayrıca devrilmez de. Eğer orada onu gözlemleyecek kimse olmazsa fiziksel anlamda ağaç ve orman bile var olmaz; yalnızca enerji dalgalan halinde olurlar. Biri ormanı gözlemlediği zaman dalgalar yoğunlaşır ve bir araya gelip ağacı oluşturur ve ağaç zaten yerde duruyor olur.

Süperposizyon, kuantum fiziğinde bir ilkedir. “Bir atomun ya da bir çekirdeğin ya da bir parçacığın hareketinin her durumu diğer durumun hatta sınırsız sayıdaki diğer durumların süperposizyonu ya da karışımı olarak değerlendirilebilir.”22 Klasik Newton fiziğinde hareket gücünün yalnızca bir değeri vardır ve çekirdeğin etrafında dönen bir elektronun tanımlanabilir enerji ve hareket gücü vardır. Kuantumda böyle değildir.

Kenneth Ford, Kuantum Dünyası ında kuantum durumunu şöyle tanımlıyor: “Süperposizyon bir elektronun bir hareket gücüne ya da başka bir hareket gücüne sahip olması ve bizim sadece bunlardan hangisine sahip olduğunu bilmediğimiz anlamına gelmiyor. Bu elektronun aynı anda tüm hareket güçlerine tam olarak sahip olduğu anlamına geliyor. Bunu gözünüzün önüne getiremiyorsanız endişelenmeyin. Kuantum fizikçileri de yapamadı.

Sadece bununla yaşamayı öğrendiler O halde süperposizyon sayesinde kendiniz için duygu ve düşüncelerinizle bilinçaltı zihninizdenkişisel, bireysel bir dünya yaratacak olan sîzsiniz. Hayaümzm süperposizyonuyla her durum mümkündür ve eş zamanlı olarak var olur ve diğer ihtimallerden ziyade önünüzde bir gerçekliğin ortaya çıkmasını ve gerçekmiş gibi görünmesini sağlayan sizin seçiminiz, sizin gözleminizdir. Süperposizyonda var olan diğer ihtimallerin farkında bile olmamanız onların var olmadığı anlamına gelmez çünkü enerji dalgalan onları gözlemlemeniz için sizi bekler.

Sizin dünyanız siz onu gözlemlediğinizde ortaya çıkar, çünkü ancak o zaman enerji dalgaları kaynaşıp sizin seçtiğiniz forma giriyor. Bu gerçeği kendi avantajınız için kullanabilirsiniz, özellikle de bir cevap veya duymak istediğiniz haberi beklerken. Enerji dalgalarım istediğiniz cevaba siz dönüştüreceğinizden gözlem yaptığınız anda gerçekleşecek şeylerin sorumluluğunu alabilirsiniz. Örneğin zihninizde kendinizi iyi, güvenli, güçlü ve kendinden emin hissedene kadar o önemli elektronik postayı açmayı bekleyebilirsiniz.

MEKÂNSIZLIK HAYATIMIZDA NE ANLAMA GELİYOR

Benzer Yazılar

Leave a Reply