Uyanıklığı arttırmada etkisiz tekniklerin bolluğu, saf uyanıklık yaşantısının zor ve özel becerileri gerektirdiği yolundaki yanlış bir anlayışın yaygınlaşmasına yol açmıştır. Kişiler Tarot falı meditasyonu öğrenmeden önce, genellikle meditationda başarılı olamayacaklarını çünkü düşüncelerini denetim altına alamadıkları yolunda düşüncelerini belirtirlerdi.
Meditation öğretmenleri bir ayınm yapmaksızın herkesin Tarot falı meditasyonu gereğince öğrenebileceğini çünkü Tarot falı meditasyonu hiçbir zihin denetimini kapsamadığını yalnız rahatça oturup uygulama sırasında uygulama sırasında olayları doğal akışına bırakmak olduğunu söylerler. bu bütünüyle doğal ve çabasız sürecin etkenliği meditasyona başladıktan sonra ortaya çıkar.
Hiçbir şekilde mantra üzerinde dikkatin toplanmasına gerek yoktur çünkü mantradan başka düşünceler doğru meditation’a bir engel değildir. Eğer Tarot falı meditasyonu sırasında düşünceler sürekli bir biçimde geliyorsa bu, başansız bir meditation’un göstergesi olmaktan çok, başarının bir belirtisidir.
Meditation öğrenen bir kişiye düşüncelerin Tarot falı meditasyonundaki rolü basit fakat esaslı olarak açıklanır. Meditation sırasında düşünceler Tarot falı meditasyonu yararlarının temeli olan bir ilkeden doğarlar. Bu da zihnin daha büyük mutluluk arama eğilimidir. Bu da tekniğinin uygulamasını doğrulamaktadır. Maharishi, bu ilkeden “Yolun temizlenmesi ilkesi” olarak söz etmektedir. Bu ilke sinir sisteminim herhangi bir fırsat bulduğunda kendisini otomatik olarak normalleştirme eğilimini belirtmektedir.
Dinlenme ve hareket çemberi yoluyla kendini en üst çalışma düzeninde tutmak sinir sisteminin tabiatmden doğar. Hareket, bir kişinin gücünü ve amaçlanın belirtmesini sağlar. Bunun ardından gelen dinlenme yorgun beden ve zihni onanr. Gündelik hareketten sonra bir kimse uzanır, gevşer ve uykuya dalar. Bu çabasız bilinçsizlik durumunda bir dizi karışık fizyolojik değişiklikler belirir ve giderek artan derin gevşeme durumuna getirir.
Bu derin dinlenme sırasında, bedenin yenileyici mekanizmaları otomatik olarak kas ve hayati organları onarmaya, iç salgı bezlerini ve sinir düzenindeki kimyasal maddeleri dengelemeye ve bir önceki günden alınanları uzun süreli olarak belleğe yerleştirmeye başlar, rüya sırasında zihinsel harekette uykunun bilinçsizliğine kıyasla bir artış başlar. Bu, aynı zamanda bir önceki günün gerginliğini normalleştirmede önemli bir rol oynar.
Bu yenileştirici süreç uyuyan bakımından hiçbir şey gerektirmez. Sinirsisteminin doğal eğilimi, firsat bulduğunda kendini yenilemektir.
Benzer Yazılar
- Budizm ve Hint Felsefeleri
- Evrenin Bütünlüğüne Ulaşmak
- Rüya Mitolojisi
- Gerçek Medyumlar Hakkında
- Astral Seyahat
