İlk husus şudur: Çoğu araştırıcı hedefe vardığına dair aldatıcı bir duyguda kaybolur. İçinde kendinizi uyanık hissettiğiniz bir tür rüya gibidir bu. Hâlâ rüya görüyorsunuz dur, uyanık olduğunuz duygusu rüyanın bir bölümüdür. Aynı tür bir şey araştırıcının başına gelir.
Akıl “gidilecek bir yer kalmadı, vardın,” yanılsamasını yaratabilir. Akıl aldatıcıdır; bu durumdaki bir kişi için ustanın işleviyse, bunun gerçek değil sadece bir düş olduğu, henüz hedefe varmadığı konusunda tetikte olmasını sağlamaktır.
Birçok noktada tekrar tekrar ortaya çıkabilir bu. Kişi, basit bir sebepten dolayı ustadan çok rahatsızlık ve bıkkınlık duyabilir, çünkü o, ne zaman elde ettiğinizi hissetseniz, elde ettiğinizi sizden alır ve sizi cehalet durumuna geri gönderir.
Örneğin, bir Alman müridin başma sürekli olarak gelirdi bu; adam aydınlandığı duygusuna kapılıp dururdu. Yanılsama o kadar güçlüydü ki kendini tutamaz, diğerlerine de anlatırdı bunu.
Adam pek emindi. Bu, üç kez başma gelmişti; emin olması dolayısıyla onayımı almak için Hindistan’a geldi. Onayımı almak için gelişi emin olduğunu gösterir kuşkusuz.
Her seferinde ona, “Kendi aklınız tarafından aldatıldınız. Size hiçbir şey olmadı, kısacası eski insansınız, yeni bir insan gelmedi. Bütün yaptıklarınızsa BM’ye ya da başka hükümetlere mektup yazmalar egonun yöntemleridir sadece. Egonun denetimindesiniz,” demek zorunda kaldım.
Güzel bir düşün içinde yaşamak çok kolaydır. Düşlerinizin gerçek tarafından yıkıldığını görmek zordur.
Doğunun eski kutsal yazılarında buna “maya” gücü adı verilir. Zihnin herhangi bir yanılsama yaratabilecek uyutucu bir gücü vardır. Umutsuzca belli bir şeyin peşindeyseniz, umutsuzluğunuzu durdurmak üzere yanılsama yaratmak akim işlevlerinden biridir. Rüyalarında her gün herkesin başma gelir, ama insanlar bunları öğrenemezler.
Gece aç kannla yatarsanız, o gece rüyanızda lezzetli yemekler yediğinizi görürsünüz. Zihniniz uykunuzun bozulmaması için size böyle yardıma olmaya çalışır; aksi takdirde açsınızdır ve açlığınız mutlaka sizi uyandırır. Akıl, zihni tatmin eden, zevkinize göre lezzetli yemekler yediğiniz bir rüya sağlar size. Açlık yerinde kalır, ama uyku bozulmaz. Rüyanın yanılsaması açlığı örter; uykunuzu muhafaza eder.
Uykuda mesanenizin dolduğunu hissedersiniz. Eğer zihin tuvalete gittiğiniz, geri gelip tekrar uykuya daldığınız rüyayı üretmezse uykunuz bozulacaktır; uykuysa beden için büyük gereksinimdir. Zihin tekrar tekrar rahatsız edilmemeniz için önlem alır; uzun bir uyku çekebilir, dinlenebilir, böylece sabah yeniden zindeleşirsiniz.
Akim sıradan işlevidir bu; daha üst düzeyde de aynı şey meydana gelir. Akim engellediği sıradan bir uyku ve sıradan bir uyanıştır. Bu yolda, bu, sıra dışı bir uyku ve sıra dışı bir uyanıştır, ama akıl programlanır; bu yalmzca mekanik bir şeydir. Rahatsız etmeden işini yapar yalmzca, çünkü sıradan uyku mu, yoksa ruhani uyku mu, sıradan uyanış mı, ruhani uyanış mı, diye denetlemenin yolu yoktur.
Akla göre hepsi aynıdır. Onun işlevi uykunuzun bütünlüğünü muhafaza etmek ve uykunuzu bozan herhangi bir şeye engel yaratmaktır. Açsanız, size besin verir; umutsuzca gerçeğin arayışındaysanız, size gerçeği verir, size aydınlanmayı verir. Bir şey istersiniz, onu size vermeye hazırdır. O gerçek şeyin yanılsamasını yaratabilir; onun özgül gücüdür bu.
Benzer Yazılar
- Budizm ve Hint Felsefeleri
- Evrenin Bütünlüğüne Ulaşmak
- Rüya Mitolojisi
- Gerçek Medyumlar Hakkında
- Astral Seyahat
