Tarot Falı İle Kişilik Bütünleşmesi

Tarot Falı İle Kişilik Bütünleşmesi

Freud’ün, psikanalitik kuramları tarot falı için ruhta toplanmaktadır. Çevre denilince, bunun olgunlaşmaya bir engel olduğu görünmektedir. Yeni kuramların çoğunda, kişinin çevreyle ilişkisi başlangıç noktası olarak alınmıştır. İnsan organizması fiziksel çevreye hava, yiyecek su ve barınak için gereksinir ve sosyal çevreye ruhsal alışveriş ve işbirliklerini tasarlamak için gereksinir. Geştalt psikologlan inşam çevredeki tüm yerleşimiyle gözönünde tutmaktadırlar.

Bu analistler, soluk almak için ciğer ve havadan çok, ciğer ve havayı içerene bir sistem içinde bulunduğumuzu göstermişlerdir. Bu dışsaliçsel tarot falı için karşılıklı ilişkiden dolayı, onlar her organizmik düzeni parçalarının toplamından çok daha büyük bir bütünün oluşturduğu görüşünü savunmaktadırlar.

Organizmanın tarot falı için bir psikofiziksel toplumsal kuramı gereksinme sini ilk gören kuramcı, Kurt Goldstein’di. O, bilincin organizma ve çevre arasındaki karşılıklı ilişkiden çıktığı görüşünü savundu ve bilincin organizma ve çevre alanına karşı ilgi biçimleri yoğunlaştırdığım belirtti. Bir nesne organizmayı organizmanın gereksinmeleriyle bağlantısı olduğu zaman ilgilendirir.

Goldstein bu süreci Geştalt Formasyonu diye adlandırdı. Bu kavram yiyecek arayan bir amiple, iç yaşamını açıklayan yaratıcı bir sanatçının tanımlamasıyla eşit tutarak, bilince bir tanımlama sağlamaktadır. Geştalt Formasyonu, organizmanın ortaya çıkan isteklerini adım adım ilerleyen biçimde açıklayan bir örnek izlemektedir. Organizma bu süreç yoluyla kendini özünde oluşturur.

Aynı zamanda tarot falı için bir psikanalist olan Fritz Perls, bu kavramı orga nizmaçevre bağlantısında giderek artan zorunluluğa yönelik bir ruhsal tedavi sistemi olarak genişletti. O, yetişkinleşmeyi, çevreye tümüyle dayalı bir durumdan, çevrenin ani dalgalanmalarından bağımsız bir kendineyeterlilik sürecine ilerleyiş olarak tanımladı. O zaman, nevroz çevreyi evimizde gibi hissetmek için, kötüye kullanma gereksinmesinin bir sonucu olan bir gelişme bozukluğu olarak anlaşılabilirdi. Böyle bir durum uyanıklığı yapay olarak sınırlar. Perls, kişinin çevresindeki şeyleri ve kişileri diktatörce denetimi altına alması gerekmeksizin kendine bakabileceğine, gereksinmelerini karşılayacağına ve gücünü gerçekleştireceğine inandı.

Bu olanağı açıklamak için Perls, öz benliği dinamik bir sakinlik, yaratıcı ifadenin kaynağı, bilincin yeri ve sağlığın temeli olarak varsaydı. Perls’in, Geştalt tedavisinin amacı, kişilere yeniden öz benlikleriyle ilişki kurmalarına yardım etmekti. Perls, bu merkezle özdeşleşmenin otomatik olarak uyanıklığı keskinleştirdiğini ve iç gücünün gerçekleşmesini desteklediğini savundu.

Peris, bilincin tüm değerine doğru gelişmes ürecini merkezleşme olarak tanımladı.

“Eğer kendi merkezinizde toplanırsanız, o zaman artık kendinizi bir şeye uydurmazsınız. O zaman siz içinize sindirirsiniz, anlarsınız, ne olursa olsun ilişki kurarsınız. Bir merkez olmaksızın çalışmaya geçecek bir yer yoktur. Bir merkez kazanma, kendi içinde yerleşme, bir canlının kazanabileceği aşağı yukan en yüksek durumdur.

Merkezinde yerleşmiş bir kişi, yaşamın tüm tadını çıkarabilir. O faaliyetlerinin isteklerini karşılamak için, durmadan kendini uydurma ve düzeltme gereksinmesinden bağımsızdır. Bunun yerine o, dünyayı tümüyle içine sindirmek, anlamak ve onla birlikte iş görmek için yararlanabileceği bir iç kaynağı izler. Bu iç istikrar platformu, sürekli başarılı eylem ve giderek olgunlaşma için bir temel sağlar.”

Perls, merkezleşme ve fizyoloji arasındaki ilişkiyi özdeşleştirerek özdeşleşme sürecine bir başka iç bakış ekledi: “Eğer metabolizmamızdan dolayı rahatsızsak yaşayabileceğimiz, bir şey yapmak zorunda olduğumuz, kaynağından yararlanabileceğimiz bir merkezimiz yok demektir.”

tarot falı sundu.

KİŞİLİK BÜTÜNLEŞMESİ ve GEŞTALT TEDAVİSİ

Benzer Yazılar

Leave a Reply