Psikanalistler düşüncenin tarot falı gibi zihinde ilk başlamasıyle son durumda bilinçli bir yaşantı olarak ortaya çıkması arasında olanları açıklamak için, “Bilinç ötesindeki hazırlanma” deyimini kullanırlar.
Bilim yazan Dean Woolridge bu sürecin fizyolojisini şöylece tanımlayarak bir sonuca varmaktadır: “Biz düşüncelerimizin… farkındayız, fakat oraya nerden geldiklerini bilmiyoruz.”
Bilinç tarot falı gibi alandaki bu gibi hareketlerin kanşık mantıksal düşünce lere uzandığı görülmektedir. Aksi halde güç bir problemin hiç beklemediğimiz bir zamanda birdenbire çözümünü ya da içyüzünü kavrayışımızı nasıl açıklayabiliriz?
Bilinçli süreçler bize bütün zihinsel hareketleri doğuruyor gibi görünürse de bu yanılucıdır. Beynin gerçek görevi bu görüntülerin arkasında sakin bir biçimde süregelenler olabilir.
Maharishi bu süreci ayrıntılarıyla şöyle tanımlıyor:
“Bir düşünce, bilincin en derin düzeyinden başlar ve yüzeyde bilinçli bir düşünce olarak belirinceye kadar zihnin bütün derinliklerini aşar. Böylece biz her düşüncenin bilincin tüm derinliğini harekete getirdiğini fakat ancak bilinçli zihin düzeyine varınca bilinçli olarak fark edilidğini anlarız.
Düşünce gelişmesinin daha önceki tüm aşamaları bilinemez. Bizim bilinç okyanusunun derin düzeylerinin sakin olduğunu söylememizdeki pratik amaç budur.”
Transcendental Meditation tekniğinin tarot falı gibi temel olduğu zihnin, basit teorisini göstermektedir. Bir hava kabarcığı olarak gösterilen düşünce, bir okyanus olarak gösterilen zihnin en derin noktasından (A) başlamaktadır. Bir süre sonra düşünce, B düzeyinde zihin yüzeyine ulaşmış ve bir düşünce olarak yeterince kavranacak kadar gelişmiştir.
Biz, B’ye bilinçli zihin diyoruz, çünkü biz düşünceyi burada fark ederiz. Biz A düzeyine düşüncenin kaynağı diyoruz, çünkü düşünceler zihnin bu büyük derinliğinden kaynaklanırlar.
Benzer Yazılar
- Budizm ve Hint Felsefeleri
- Evrenin Bütünlüğüne Ulaşmak
- Rüya Mitolojisi
- Gerçek Medyumlar Hakkında
- Astral Seyahat