Her varlık dünyaya gelmeden önce ailesini seçerek ve bilerek gelir. Gelme şansının ortadan kalktığı bu gibi durumlarda yaşama geliş zamanı beklenir, ötelenir; başka bir aile belirleyene dek. Gelinen yaşamda herkes belirli bir amaca yönelik hizmet anlayışıyla gelir. Fakat ruhsal gelişimde bu amaç her ne kadar önemli olsa da, bireyler kendi yaşam amacını keşfetmeden dahi yaşamı terk edebilirler.
Yaşam amaçları bireyin seçtiği, onay verdiği bir sürece hizmet eder. Bunu farkmdalıkla yapabiliyor olmak Bir’e hizmet ediyor olmak, bireyin mutluluğunda önemli bir etkendir. Ama şunu belirtelim ki, yaşam amaçlarınızı hatırlamanız ruhsal düzeyde size sevgi dolu bir anlayış kazandırabilmesine rağmen, yaşam amacını fark etmeyip de ölen veya bu yaşamlarını terk eden bireyler, ruhsal gelişim yolculuğunda tamamlanması gereken eksik bir noktayı aslında es geçmiş olurlar. (Bu sadece yaşayan bireyin mutlu olmasını sağlar, Bütün’e hizmet etmenin mutluluğunu yaşatır; ama gerçekleştirilmez ise, kişisel ruhsal gelişim yolculuğunda bir şey kaybedilmez.) 2
Yaşamımızı, dünyaya gelmeden önce planladığımızı söylediniz. Yaşam amacımızı neye göre belirleriz? Bir de yaşam amacı dediğimizde illa önemli bir görev ya da yetenek mi kastediliyor, yoksa çok daha basit bir şey de olabilir mi?
Sevgililer, yaşam amacınızı belirlerken aslında sizin ruhsal gelişim seviyenize bağlı olarak yapabileceğiniz, kapasitenize uygun amaçlar size sunulur. Bu amaçlar Bir’e hizmet görevini taşımakla beraber, toplumda veya bulunduğunuz ortamda büyük farkındalık yaratacak olayları sembolize eder. Bu bir nevi armağan, size sunulmuş bir armağan, Bir’in size sunduğu bir armağan olmaktadır. Ruhsal kademede, aldığınız ilerleme doğrultusunda bu ödüller sizlere teslim edilir. Sunulanlar arasında seçim şansınız vardır. Uç farklı seçenekle, dünyaya gelişinize üç farklı seçenekle karar verirsiniz. Üç seçenekten birini yaşam amacı olarak seçerek…
Yazar notu: Yaşam amacı, herkes için bu yaşama katabileceği bir renk, sadece kendisinin sunabileceği bir armağan gibidir. Hatırlayıp vermesi çok güzel olmakla birlikte, vermediğinde de bu durumun bir sakıncası ya da yaptırımı yoktur.
Bu, toplumların, kitlelerin farkındalığını kazandıracak bir duruşu, gülüşü, anlık olarak sergiliyor olmanız dahi bir amaç olabilir. Örneğin, suda yunus balıklarıyla, anlık telepati kurma yeteneği gösteren bir çocuğun videoya alınıp paylaşılması gibi… Veya altın cevherinde keşif yapan bir insan gibi… Veya güzelliğiyle tüm dikkatleri üzerine toplayan (ama bir farkmdalık yaratabilen güzelliğe sahip olanı kastediyoruz,) biri gibi… Veya ışık saçan, yürüdüğü alanda pozitif bir enerji akışı sağlayan biri gibi… Veya eser, kitap ortaya çıkararak, toplumun belirli bir kesimine hitap eden, kitleleri sürükleyen biri gibi… Veya şifa yeteneğini sergileyen biri gibi… Gördüğünüz üzere verdiğimiz örneklerde insanlara bir farkmdalık kazandıracak olaylardır, her bireyin yaşam amacı. Kimileri bu yeteneklerini bilerek doğar ve yaşar; kimileri ise yaşamı boyunca bunun farkına varmadan terk eder hayatı.
Bu sadece size sunulan bir armağan olmakla beraber, aynı zamanda, yaşamınızda size mutluluk kazandıran bir ödüldür de. Armağanı sunmak üzere gelen her insan, sunmadan hayatı terk ediyorsa, Bir’e hizmet fırsatını ertelemiş, sadece bir başka yaşamına ertelemiş olur. Kendi yaşamını ise bu anlamda artı değer katmadan sürdürmüş olur. Ama zaten şu şekilde bir süreçte hâkim, seçilen özgür iradeler sonucunda, yaşam amaçlarınıza yönelemeyebilirsiniz. Bunları da önceden kabul ederek dünyaya gelirsiniz. Yani yaşamınızda özgür irade ile seçim hakkına sahip olduğunuz durumlarda, egosal boyutta hareket ettiğiniz sürece, yaşam amacınızdan uzaklaşmış konuma gelirsiniz. Yani size verilen ödülü aslında egolarınız yüzünden kaybetmiş olursunuz. Bu yüzdendir ki seçim hakkı, sizlere sunulan bir nevi fırsatların bütününü temsil eder ama ruhanî, vicdanî hak yönünden gözeterek yaptığınız her seçimin sonucunda, Ruhsal yaşam amacını gerçeklersiniz. Egosal düzeyde yaptığınız yanlış bir seçim sizi yaşam amacınızdan uzaklaştırır.
Benzer Yazılar
- 1-2-3 Mayıs Tarihinde Doğanların Burcu Ve Özellikleri
- 25-26-27 Mart Tarihinde Doğanların Burcu Ve Özellikleri
- 1-2-3 Nisan Tarihinde Doğanların Burcu Ve Özellikleri
- 7-8-9 Nisan Tarihinde Doğanların Burcu Ve Özellikleri
- 16-17-18 Mayıs Tarihinde Doğanların Burcu Ve Özellikleri