Schindler’in Ark adlı kitabı

Schindler’in Ark adlı kitabı

SADECE 180 DERECELİK BİR DÖNÜŞSchindler’in Ark adlı kitabında Thomas Ke neally şöyle der:
Oskar bu güne ayrı bir önem yükler ve der ki: “Düşünebilen her kimse bugünden sonra ne olup biteceğini tahmin edebiliyordu. işte şimdi sistemin üstesinden gelmek için elimden geldiği kadarını yapmaya kararlıydım.”

Sonradan Schindler’i Nazi “yoldaşlarıyla” arkadaşlık ederken gördüğümüzde sanki hiçbir şey değişmemiş gibi gözüküyordu oysa ki her şey değişmişti. Oskar hâlâ hovarda bir işadamı, Nazi partisinin bir üyesi hatta yüksek rütbeli memurlarla her gece partilerde kadeh kaldıran bir zevk adamıydı. Zekice davranıp yeni iş fırsatları yakalama arayışmdaydı ancak bu sefer bütün bunlar için yepyeni bir sebebi vardı. Dışarıdaki kişiliğini, kimliğini içindeki yeni bir prensip için kullanacaktı. Durumdan kâr elde etmekten dolayı ilk başlarda vicdanında duyduğu huzursuzluk tamamen ve bütün bütün ortadan kalkmıştı. Mümkün olduğunca kazanacak ve bu kazancı “sistemi bozguna uğratmak” için gereken her yolda harcayacaktı.

Geneline bakıldığında Oskar Schindler 1600 Yahudi’nin hayatını kurtararak üç yılda büyük bir ün kazandı. Kudüs’deki Department of the Testimonies of the Yad Vashem tarafından onurlandırıldı. Pek çoklarına göre o sadece bir kurtarıcı, baba figürü ve koruyucu değil aynı zamanda yaşamalarına dair en temel umutlarmı gerçeğe dönüştürebilecek tek kişiydi.
Oskar Schindler daha yüksek bir gerçeğe odaklanmıştı, sadece kendi şiyle meşgul olduğu zamanlarda başkalarını kaybetmesini umursamayabilir ya da onların sırtından kazanç elde ettiğinde rahatsızlık duyabilrdi. Ama bireyin temel hakkı olan yaşama hakkı dış dünyada anlamını yitirdiğinde Schindler; daha önce hiçbir zaman bilinçli olarak dikkate almadığı bir yaşam hakkında taraf olmak zorunluluğu ile karşı karşıya buldu kendini.

SQ Özbenliğin Daha Yüksek Bir Gerçeğine Odaklanır
Komşum “kendine odaklanmak” için yoga derslerine gidiyordu. Ona bunu nasıl yaptığını sorduğumda bana şöyle açıkladı:
“Ritmik bir şekilde nefes alarak, “Chi” ile irtibat kuruyor ve günün bütün stresinin yok olup gitmesine ve rahatlamaya çalışıyorum. Dışarı nefes verirken bütün gerilimi de dışarı veriyorum, yeniden nefes alırken ise yeni bir hayat ve enerjiyle doluyorum. Yavaşlıyor ve kendime odaklanıyorum. Bu harika bir duygu.”

Bunun harika bir duygu olduğundan hiç şüphem yok ancak acaba bu durum gerçekten kendine odaklanmak mı ne dersin?

Benzer Yazılar

Leave a Reply