İlluminati’nin kaderi de tıpkı diğer insanlar gibi yok olmaktır

İlluminati’nin kaderi de tıpkı diğer insanlar gibi yok olmaktır

indir (1)Yok Olacak Olan Mükemmel İnsan

Her ne kadar tanrılık iddiasında bulunsalar da, İlluminati’nin kaderi de tıpkı diğer insanlar gibi yok olmaktır. Hürmet et bağlı hissetmemişlerdir. SS subayları örneğin, kendilerini asil bir ırkın mensubu ve mükemmel olarak addediyorlardı.

Bu tür melun kavramlar, Farmasonluk’ta da bilinmeyen şeyler değildi. Albert Pike’ın eserlerini okuduğumuzda sık sık “mükemmellik locası” kavramı ile karşılaşırız.

Yeniçağ hareketleri de benzer inançlar taşır. İnsanların mükemmellik ve tanrısallık anlamına gelen Samadhi yani aydınlanmaya ulaşacağını kabul ederler. Pek çok yeniçağ inancı mensubu, takipçilerinin “aydınlanmış insan” diye adlandırdık ları Hintli mürşid Buda’ya hürmet eder. Pek çok yeniçağ inancı mensubu için Buda ve Lord Maitreya aynı tanrısal varlıktır. Masonların da Buda’ya büyük ve derin bir saygı göstermesi, bazı şeyleri daha iyi açıklar. Pike Ahlak ve Dogma kitabında; “Hindular, Buda’nın insanlığı mükemmelliğe ulaştırmak üzere yeryüzüne gönderildiğine inanırlar,” diye yazar.

Tam bir çembere ulaşınca, Circe1 ye ulaşmış oluruz. Circe’nin, imparartorlara, senatörlere, rahiplere ve rahibelere ve Romalı tüccarlara esin kaynağı olmuş ruhu, bugün bizimle beraberdir. O bir efsanevi varlıktır ama insanların akıllarını ele geçiren şeytani ruhu canlıdır ve gerçektir. Bu ruh şimdilerde, yeni kuşak imparatorları (devlet başkanları ve başbakanlar), senatörleri (politikacıları), rahip ve rahibeleri (din adamlarını) ve tüccarları (bankacıları ve şirket yöneticilerini) ele geçirmiş durumdadır. Circe’nin ruhu hâlâ İlluminati’nin kulağına “dalkavukluğu” fısıldamaktadır. Danyal peygamber, İsa Karşıtı Canavarın (Deccal) kıyamete yakın zamanlarda, ruhani ve psikolojik silahlara sahip olacağını öngörmüştü:

“Yerine değersiz biri geçecek. Barışsever bir şekilde gelecek ve kurduğu düzenler sayesinde (dalkavuklukla) krallığı ele geçirecek.” (Daniel 11:21)

ikram ederdi. Denizciler de Aeaea adasından yayılan Circe’nin baştan çıkartıcı müziğine kapılarak bu adaya çıkarlardı.

Marrs’m yazdıklarına benzer biçimde Milton da; Circe’nin “güneşin kızı” olduğunu, erkeklere kendisinin “büyülü kadeh”ini ikram ettiğini ve kim bu kadehten içerse “domuzlar koruluğuna doğru baş aşağı” düşeceğini yazmaktadır.16 Bugünkü İllumi nati ve onun Entrika Çemberi’nin efsanelerdeki versiyonuna benziyor değil mi? Çemberin; büyücülükle, cinayetle, dev bir örümcek ağı dokumayla, daha önce insan olan vahşi hayvan ları kullanmayla, içkilerle, baştan çıkarma ve yok etmeyle ve insanları domuzlara çevirmeyle uğraştığını dikkate alırsanız, benzerlik ilgi çekici olmaz mı?

Benzer Yazılar

Leave a Reply