HOŞ OLMAYAN DÜŞÜNCELERİ ZİHNİMİZDEN NASIL UZAKLAŞTIRABİLİRİZ?

HOŞ OLMAYAN DÜŞÜNCELERİ ZİHNİMİZDEN NASIL UZAKLAŞTIRABİLİRİZ?

BBC mutluluk uzmanı Richard Stevens, Slough gönüllülerine stres dolu durumlarla başa çıkmalarına yardımcı olmak için nö rolinguistik programlama teknikleri öğretmiştir. Bu tekniklerden bir tanesi, durmadan zihnimizi dolduran hoş olmayan düşüncelerin yarattığı stresten kurtulmamızı sağlayan “ileriye doğru hızlı sarma düşünmesidir. “Gözünüzün önünde sizi rahatsız eden durumu canlandırın (bu, patronunuzla ya da bir meslektaşınızla rahatsız edici bir konuşma); ardından bu durum zihninizde yeniden tıpkı videoda izliyormuşsunuz gibi canlandırın. Ardından bu görüntüyü peşpeşe, hızlandırarak canlandırmayı sürdürün. Görüntüyü her seferinde daha da hızlandırın ve en sonunda, görüntüdeki karakterler tıpkı çizgi film karakterleri gibi komik şekilde hareket etmeye başlasınlar.

Görüntü, gözünüzün önünde gerçekten de hızlandığında, bu görüntünün tamamını zihninizden silin ve bitirin. Bu, unutmak istediğiniz şeyleri aklınızdan çıkarmak için son derece etkili bir yöntemdir.

“İleriye doğru hızlı bir biçimde düşünme tekniği endişelerimden kurtulmama inanılmaz derecede yardımcı oldu. Bu teknik sırasında beni rahatsız eden şeyleri düşünüyor ve ardından onları hızla hareket ettirerek kelimenin gerçek anlamında zihnimden uzaklaştırıyorum. Bunun sonucunda da bu düşüncelerin zihnimden hızla uzaklaşmasını sağlıyor ve yeniden huzur buluyorum.”

Eğer mutlu olmak istiyorsanız, yeterince uyuduğunuza emin olun; yani günde sekiz saat. Yorgun insanlar duygusal açıdan daha dirençsizdirler ve sürekli olarak yaşamlarında olan bitenler tarafından sürüklendiklerini hissederler. Yeterli uyuyamamak aşırı durumlarda huzursuzluklara ve paranoyaya, depresyona, kilo artışına ve hem sosyal hem de kişisel ilişkileri zedeleyen bir işlevsel bozukluğa neden olabilir. Yalnızca bir gece yetersiz uyumanın ardından beyninizdeki kortisol (stres hormonu) seviyesi bir sonraki akşama kadar % 45 artmaktadır.

Uykusuzluk, kazaların ve yaralanmaların temel nedenlerinden bir tanesidir ve sürekli devam eden uykusuzluk, bağışıklık sistemine zarar verip bizi enfeksiyonlara açık hale getirir. Uyku eksikliği aynı zamanda fiziksel görünümümüzü de etkiler (“güzellik uykusu” terimi boşuna kullanılan bir terim değil).

Aslına bakarsanız, aç kalmaya, uykusuzluğa göre daha uzun süre dayanabiliriz. Henüz kesinliği kanıtlanmamış olsa da, erken yatan insanların daha uzun yaşadıkları düşünülmektedir.

logo

Benzer Yazılar

Leave a Reply