1965 yılında Washington’da yayınlanan resmî bir rapor tam 663 olay hakkında kesin bir sonuca yanlamadığını, olay tanıklarının güvenilir kimseler olduğunu ve bunlar tarafından görülen uçan nesnelerin ney balonu, yıldız, uçak v.s. ya da doğal olaylar olmadığını kabul etmiştir.
Kuşku yaratan bir sorunu aydınlatabilmek amacıyla yaklaşık olarak bir milyon dolar harcanır ve sorunu inceleyecek resmî komisyonun başına bu olayı kesin bir önyargıyla inkâr yoluna giden bir kişi konulur. Üstelik komisyon raporları, tutuculuğuyla tanınan. Ulusal Bilim Akademisi tarafından eleştirilir ve bir söylentiye göre a raşlırma fonu ClA’nin kasalarından çıkar.
Resmî komisyonların raporları ve vardığı sonuçlar bir yana, A.B.D.’de Kimliği Bilinmeyen Uçan Nesneler hakkında gizli bilgileri açıklayan kimselerin 10 yıl hapis ve 10.000 dolar para cezasına çarptırılmalarını öngören iki hükümet bildirisi (AF 200 2 ve JANAP 146) hâlâ yürürlüktedir.
Bir yerden sonra davanın inkârı gereksiz, saçma oluyor. Gerçek nedenler bilinmiyorsa da dunun bütün açıklığıyla ortadadır. Profesör Andr Bouguenec’in yazdığı gibi:
“Uçan Dairelerin varolup olmamaları önemli değil. Önemli olan hükümet bütçelerini etkileyen olayuı ken dlslndedir. İnsanlığın başlangıcı konusunda yeni düşünceler doğurduğu, tarih hakkında yeni terler getirdiği için Uçan Daireler olayı bir mucize sayılabilir.”
Uçan Daireler sorununu yıllar vılı batıya özgü kol lektif bir isteri olarak tanımlayan Sovyet Hükümeti de 1967 yılında Kimliği Bilinmeyen Uçan Nesneleri araştırmak için bir komisyon kurmuştur. Ama, batıya uygun bir tutuculukla, Moskova Bilim Akademisi komisyonunun çalışmalarını bilime karşı saymakla yetinmeyip bu olayları destekleyebilecek hiçbir mantıkî zemin yoktur. Gece gündüz dikkatle gökyüzünü inceleyen astronomlar esrarengiz hiçbir olayla karşılaşmadılar, sonucuna varmıştır.
Gerçek bir durumdan giderek bir tehlikeden söz e dilecekse bu Uçan Daireler, bu Uçan Nesneler nereden, nasıl, niçin geliyorlar? Geliş diye bir şey varsa bu gelişin, bu taramanın nedeni ne olabilir?
Bütün bu sorulara değinmeden Kimliği Bilinmeyen Uçan Nesnelerin varoluşunu savunan birkaç ciddî uzmanın görüşlerini sıralamak gerekir.
“Uçan Daireler, binlerce yıl önce dünyadan göç e den bir ulus tarafından yönetiliyor. Bu ulus kaynaklara dönüyor.” (Albert Einstein, ölümünden kısa bir süre önce yaptığı bir konuşmasından.)
“Kimliği Bilinmeyen Uçan Nesneler kuşkusuz başka dünyalardan gelen uzay gemileridir. Onları yöneten yaratıklar bizden daha bilgilidir. Akıllı davrandığımız takdirde bizlere çok şey öğretebilirler.” (Prof. Hermann Oberth 1967de toplanan Kimüği Bilinmeyen Uçan Nesne Uzmanlarının 7. Uluslararası Kongresinde.)
“Uçan Daireler başka bir dünyadan geliyor.”
Benzer Yazılar
- Burçlar ve Yaratıcılık: Sanatsal Enerjinizi Keşfedin
- Tarot Kartları ve İçsel Şifa
- Astroloji ve Sağlık: Hangi Burç Hangi Organı Temsil Ediyor?
- Tarot Falı ve Günlük Pratikler: Kendi Kartınızı Çekme
- Rüyalarınızda Ölen Kişilerin Mesajları