Deli Kartının Tarot Falındaki Yeri

DELİ

Deli’nin konusu, umursamazlık ve ümitsiz ruh enerjisidir. O, saf yetişkindir ve hep, aydınlatma ve araştırma yolculuğuna başlayan, genç şeklinde simgelenir.

Deli’nin yolculuğu, bizi çeşitli kültürlerde ve adlarda değişiklikleri takip etmeye teşvik eder. Onlar: ilk adım atmak, gezinmek, görüş araştırma ve dini yolculuk. Adı ne olursa olsun, içimizi tanıma ve bağlan aramamızdır. Onu başardıktan sonra ve sosyal çevreye döndüğümüzde, topluma, değişik biçimde ait olma hissimiz değişir. Yeni bulduğumuz yeteneklerimiz, bizim kendimize olan güvenimizi daha da arttıracaktır.

Bu yolculuk tehlikeli gözükebilir ve bazen ölümle bile sonuçlanabilir. Bazen de gerçek işe başlamadan önce, yükseklerdeki ümitlerimizi temsil eder. Deli, bilinmeyen bir yolculuğu başlamak üzereyken bize, uçurumların kıyısına asıldığımızı bu şekilde gösteriyor. Mutluluğa bir şekilde ilerlerken, karşılaşacağımız tehlikelerin farkında değiliz.
Deli, bilmecedir. O, merak ve kişisel girişimi en yüksek seviyede olan, Tarotun ruhudur. Aynı zamanda, engel olunmayan saflık’tır. O, cevap aramanın kademelerini tespit edip, başlamamızı sağlar. Tarot kartlarındaki ilk “Öğretmen” olduğu için, Deli, idealleri aramayı canlandırır. Güzel ve gizemli şey, kostümü altında saklanan gerçeği bulmaktır.

RiderWaite tarot destesinde Deli, genç biri, genellikle erkek ve uçurumun üstünde durmaktadır. Kıyafetleri muazzam bir şekilde, yaratıcı dünyanın tekerlekleri ile dekore edilmiştir. Onun Torbası vardır ve o torba içinde yardımcı şeyler bulunur: Adetler, kendi ve ondan önceki bütün yaşanan tecrübelerin hatıraları ye “Bilinçaltı’nın ortaklan” Ayağının yanında, ayılmış bilincin beyaz köpeğine, iki şekilde anlam verilir: Yolculuğa ortak olmak mutluluğu veya hareket etmesi için De li’nin ayağını, hafif ısırması.

Kardaki güneş ışığı, bir sürü vaadler taşır. Duruma ışık saçar ve eşyaların doğal sıralaması ve doğanın ilhamını, simgeler. Ona ilaveten, güneş ışığı, bizim iç hayatımızın gücünün dışa yansımasıdır.

Deli’nin elindeki, beyaz güle dikkat edin. Günümüzde çok sayıda, koku terapisi hakkında, yazılar vardır. Kokuyla duygular arasındaki bağ bilinen birşeydir. Mesela, “Birşey, iyi kokmuyor”, “Bu işte, kötü kokan birşey var” veya “Başarının güzel kokusu”, dediğimiz oluyor. Gül kokusu ne hatırlatıyor bize? veya ne soruyu doğurtuyor içimizde? Onu düşünmemizi sağlıyor. Geçmişimizden, hangi şehvetli tecrübemizin rolünü alıyor? Geçmişimiz veya bugünümüz “Güllü” kokuyor mu?

Robin Wood’un Deli’si, tarot falında uygun bir zamanda, bahar veya yaz mevsiminde, yolculuğa başlar. Çelengi, açan çiçeklerle süslenmiş; ayağının altındaki çimenler, çiçeklerle dolu. Yeşil, gelişmenin ve muhtemel erişmenin rengidir. Kafasının etrafında, “Halden hale geçmenin” kelebekleri uçuşuyor. Aşağıdaki nehir, yüzyıllardır olduğu gibi, yoluna devam eder. Nehir, bizim bilinçaltımızın akıntısı, hayatın akışı ve bizim fiziksel yönümüzdür. Biz, içtarama yolculuğu yaparken, çevredeki kavram uçurumları kesin etki yapmış ve nehir derin kesmiştir. (Bizim beş duyumuz ve hislerimiz) Deli’nin sırtında taşıdığı çıkının üstünde, gökkuşağı vaadeden kurdeleler uçuşuyor. Bu kart, bize olgunlaşmamızı ve eski bilim geleneklerinden uyanmamızı söylüyor.

Deli, flüt çalarken, maceramızda ve görüşümüzde müzik ve sesin, önemli olacağmı gösteriyor. Onlardan ilham alacağız. Bizi, ikinci adımı atmamız için teşvik edecekler ve yorulduğumuzda veya korktuğumuzda, onların yardımıyla kendimizi toparlayacağız. Woods, bir fikir daha ilave ediyor. O, kendi iradesi ile ve hayatı ile “çalar”, eğlenir böyle ama aynı zamanda, sonuçları takmaz, “kıyılarda dans etmek tehlikelidir”, der.

Kelebeklere bakın tekrar. Onlar, çok anlamlı. Rehberlerin ve yardımcıların göztericisidirler. Onlar, “Ruh değişimde” adlandırılırlar. Burda 3 kelebek, temel şakrası, dugu şakrası ve boğaz şakrası, tahrik ederken, müzik yaratma ilhamının sebebi oluyorlar. Temel ve boğaz şakrasının bileşimi, bizim yaratıcı ifademizin odaklandığı iki noktadır. Bu iki noktadan biri durursa, bizim yaratma gücümüz komple yok olur. Duygusal merkez, bizim yürütücü gücümüz ve birşey yaratmanın enerjisidir. Her bir merkezde, kelebeklerin yerleşmesi, bizim yaratıcı gücümüzü yumuşak şekilde kullanmamız gerektiğini hatırlatmaktadır.

Bu Deli, canlı ve renklidir. Delilerin, dünyada herkesten fazla eğlendikleri mesaji bize yollanmaktadır. Kendileri dahil olmak üzere, herşeyle alay ederler. Deliler, bir çok konuda bize denge ve farklı bakış açısı sağlarken, olaylan daha hafife almamızın yolunu gösterirler. Deli’nin bir yönü, değişik ve bazen tuhaf fikre sahip olmasıdır.
Deli’nin ilk örneklerinden bir tanesi, saray soytarısı olmasıdır. Krallar, gelip gittiler ama soytarı sarayda kaldı; günümüzde, aynı amacı sağlayan insanlar, komedyen şeklindedir. Bu amaç, bize başka bakış açısı ile alıştığımız fikir tarzını değiştirmemizi sağlar.

Deli’yi durum için çekmek, aşağıdakileri ortaya koyabilir:

a. Bu durumu ciddiye almıyoruz ve sadece eğleniyoruz;

b. Konuyu iyi kavramıyoruz;

c. Başka bir işi düşünüyoruz veya düşünmemiz gerek.

Deli’yi Mücadele için çekmekse:

a. Bu aşamada bizim problemimiz yoktur;

b. Durumu, bu kadar ciddiye almamamız gerekir; biraz sakin olmayı çalışın;

c. Umursamaz davranış içindeyiz;

d. Bizim durumuz, yeni “Arayış”ın başlangıcı olabilir.

Benzer Yazılar

Leave a Reply