Bu güç teknisyenleri de kendilerini seçkinler ve alt seçkinler şeklinde hiyerarşik bir yapıya soktular. Çok geçmeden, her endüstri ve hükümet birimi, kendi kurumunu, kendi güçlü “onlar”ım ortaya çıkardı.
Spor… Din… Eğitim… Bunların hepsinin kendi güç piramidi vardı. Bir bilim kurumu, bir savunma kurumu, bir kültür kurumu doğdu. İkinci Dalga uygarlığında güç, bu tür uzmanlaşmış seçkinlerden yüzlercesinin, hatta binlercesinin eline geçti.
Buna karşılık, bu uzmanlaşmış seçkinlerin kendileri de üyelikleri çeşitli uzmanlık alanlarına yayılan genellemeci seçkinler tarafından birleştirildi. Örneğin, Sovyetler Birliği’nde ve Doğu Avrupa’da, Komünist partinin havacılıktan müziğe ve çelik üreticiliğine kadar her alanda üyeleri vardı. Komünist parti üyeleri, bir alt seçkin grubundan diğerine mesajlar taşıyarak önemli bir rol oynuyordu.
Tüm bilgiye ulaşabildiği için, uzman alt seçkinleri denetlemek konusunda muazzam bir güce sahipti. Kapitalist ülkelerde, önde gelen işadamları ve hukukçular, halk komitelerinde veya kurullarda hizmet ederek, daha az resmi bir şekilde benzer bir rol oynadılar. Dolayısıyla, burada karşımıza çıkan şey, bütün İkinci Dalga ülkelerinin, kendileri de genellemeci birleştiriciler tarafından birleştirilmiş, uzmanlaşmış birleştirici, bürokrat veya yönetici grupları tarafından yönetildiğidir.
Benzer Yazılar
- Burçlar ve Yaratıcılık: Sanatsal Enerjinizi Keşfedin
- Tarot Kartları ve İçsel Şifa
- Astroloji ve Sağlık: Hangi Burç Hangi Organı Temsil Ediyor?
- Tarot Falı ve Günlük Pratikler: Kendi Kartınızı Çekme
- Rüyalarınızda Ölen Kişilerin Mesajları